GENEL

Uzun Kamp Rotalarında Dikkat Edilmesi Gerekenler

UZUN KAMP ROTALARINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

   Uzun bir rotaya çıkmaya karar vermişseniz, muhakkak kısa süreli de olsa kamp deneyiminiz olmuş demektir. Yoksa kesinlikle önce birkaç kere kısa süreli tecrübe edineceğiniz kamplar yapmalısınız. Bartın, Karabük, Kastamonu ve Bolu da en kısası 1 hafta süren ve büyük çoğunluğu yürümekle geçen kamp deneyimlerimde sabit yerlerde ve kamp alanlarında yapılan kamptan bu uzun rotaların ne kadar farklı olduğunu yaşayarak öğrenme şansım oldu.

Size bu yolculuklarda edindiğim deneyimleri elimden geldiğince aktarmaya çalışacağım.

Yola Çıkmadan;

  Uzun bir rotaya çıkmadan önce, zor şartlar altında ne kadar dayanabileceğinize iyi karar vermeniz gerekiyor. Her malzemeyi sırtınızda taşınacaksınız ağır ve oldukça uzun olacak çünkü. Bu sebepten kondisyonu iyi olmayan arkadaşların biraz antrenman yapması şart. Bunun için yolculuktan birkaç hafta önce yürüyüşlere başlamanız bile size çok fayda sağlayacak. Bizim 5-6 kişi başladığımız yolculukları 2 kişi tamamladığımız oldu.

Bir diğer unsur da beslenme, beslenme konusunda yanınıza sınırlı şeyler taşıyabileceksiniz ve ekmek bunlardan biri değil. Markette satılan kuru ekmekler de çok işe yaramıyor. Birkaç video izleyerek çörek ya da ekmek yapmayı öğrenirseniz sizin için oldukça iyi olur çünkü maya ve un taşımak oldukça kolay.

Şimdi geldik en önemli noktalardan birine, yanınızda neleri götüreceğimiz. Çadır, mat, tulum vs. bunları herkes biliyor. Benim daha çok değinmek istediğim özellikle kıyafet, yiyecek, balta, halat, bıçak, düdük (yaban hayvanları korkutmak için yarım saatte bir öttürün, acil bir durumda yerinizin bulunması için de çok önemli), çıra, sonar şarj aleti, harita, çöp poşeti, doğal sabun, mutfak ekipmanı, naylon (nalburda satılan boya naylonu oldukça az yer kaplıyor çok kullanışlı) ve tabi ki bolca yiyecek.

Kıyafet ve yiyecek konusunda kıyafeti oldukça az yiyeceği oldukça bol alın yanınıza. Ne kadar kıyafet alsanız da yetmeyecek yıkamak zorunda kalacaksınız. Ben hep 1 dış 2 iç kıyafet alırım. Bulduğum şu kaynağında yıkayıp çantamın üzerine sererek kurutuyorum. Yiyecek olarak yanınıza tulum peynir, sucuk, zeytin, kavurma ve konserve gibi yiyeceklerden bolca alın gerisi sizin tercihiniz. Biziz genelde tüm yiyecekleri ambalajından çıkarıp, kilitli poşetlere koyuyoruz böylece hem taşınması kolay oluyor hem de yanımızda çöp taşımak zorunda kalmıyoruz.

Yola Çıkarken;

Öncelikle telefonunuzdan gideceğiniz alanı haritalardan tarayın, bu sayede internetin çekmediği noktalarda, harita size yardımcı olmaya devam edecek. Giriş çıkış noktaları ve kamp kuracağınız alanları tahminen belirleyin ve bunu sizinle gelmeyen birkaç arkadaşınızla muhakkak paylaşın. Sıcaklık ne kadar fazla olursa olsun botla yola çıkın ve botunuzu pudralayın. Yola mümkün olduğunca erken çıkın.

 

Yolda;

Haritadan sürekli nerede olduğunuzu kontrol edin, haritada görünen şu kaynağı varsa buralara yakın olmaya çalışın, alanda birini görürseniz muhakkak bilgi alın. Dere pınar gibi kaynaklardan korkmayın mataranızı doldurun. Çadırı kuracağınız alana en geç 5 de varmaya çalışın. Gördüğünüz meyvelerden de mutlaka nasiplenin.

 

Kamp Alanı;

  Çadır kuracağınız alana varınca, kamp için çok fazla rüzgâr almayacak, mümkünse bir tarafı açıklığa bakan birkaç ağacın altını tercih edin. Çadırınızı hemen kurmanızda fayda var, özellikle Karadeniz aniden bastıran yağmuruyla sizi zor durumda bırakabilir. Çadırı kurup hemen bolca kuru odun toplamaya başlamalısınız. Eğer yağmurlu bir güne denk geldiyseniz korkmayın yine de ağaçlarım aşağı bakan dallarında ve diplerinde kuru dal bulabilirsiniz. Ateş yakmak için korunaklı bir yer seçin yoksa da taşlarla etrafını biraz yükseltin. Yağmurda ateş yakmanın birçok yolu mevcut ama benim en basit bulduğum yöntem kuş tüyü yöntemi. Kuru dalları dikey 3 4 parçaya ayırın, sonra bu parçaların 15cm kadar yerini buzağınızla soyar gibi yaparak ama son kısmından koparmadan ince yongalar elde etmeye çalışın. 3 4 dalı böyle yapınca kolayca ateş başlatabilirsiniz. Ateşle çadırın arasında yeterli mesafenin olduğundan da emin olmalısınız. Rüzgârlı günlerde 3 4 uzun dalın arasına yapraklı ağaçlardan bırakacağınız dalları örerek rüzgâr perdesi yapabilirsiniz. Çadırınızın üzerine halatları gerip naylonla ikinci bir koruma oluşturabilirsiniz.

Bu işlemler sonrasında yemeğinizi yerken günü değerlendirin ve üzerinizde kene ya da böcek ısırığı var mı kontrol edin. Telefonunuz çekiyorsa bulunduğunuz lokasyonu arkadaşlarınıza bildirin.

Yatmadan önce ateşi suyla söndürmek yerine közleri ortaya toplayıp, üzerine getirdiğiniz metal bir kabı kapayıp toprakla örtün. Sabah size oldukça rahatlık sağlayacaktır.

Artık en zorlu günü atlattınız, sabah olunca acele etmeyin kahvaltınızı yaparken tulumunuzu havalandırın, ayakkabıları pudralayın ve arkanızda bir şey bırakmadan alandan ayrılın.

Yolda gördüğünüz herkesten bilgi isteyin ev görürseniz utanmayın yemek de isteyebilirsiniz. Bize bu konuda çok yardımcı oldular. Karşınıza sorunlar muhakkak çıkacaktır ama sizin için unutulmaz bir serüven olacak. Her zorluğa nasıl çözüm bulunduğunu da göreceksiniz.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir